Yardım amaçlı yaptığı projelerle örnek işlere imza atan Gazeteci-Yazar Emrah Doğru, aynı zamanda Milat Gazetesi'nde ihtiyaç sahiplerine, mazlumlara yardım eden işadamları, milletvekileri, bürokratları ve ünlü isimlerin yapmış oldukları çeşitli yardım faaliyetlerini de iyiliği yaymak amaçlı köşesine taşıyor.

Son köşe yazısında Doğru, İstanbul'un sevilen Emniyet Müdürü Dr. Mustafa Çalışkan'ın Batman Kozluk'lu da insanların yüreğine dokunan işleri çarpıcı bir şekilde ele alıyor...

Birazdan okuyacaklarınız bir film senaryosu değil. Bir masal da değil. Gerçek olarak yaşanmış ve 'Gönüller nasıl fethedilir?' sorusunun cevabını veren bir adanmışlık hikayesinden bahsedeceğim.

İstanbul Emniyet Müdürümüz Dr. Mustafa Çalışkan'ı birkaç gün önce makamında ziyaret etmiştim. Kendisiyle sohbetimiz sırasında Batman'ın Kozluk ilçesinde Emniyet Amiriyken bölge halkı ile olan birkaç anısından bahsetmişti. Oralardaki gençlerin üniversite sınavlarına iyi hazırlanması için ücretsiz bir kurs açtığını söylemişti.

Batman Kozluk'a, Mustafa Çalışkan'ın görev yaptığı topraklara doğru İstanbul'dan yola çıktım. Emniyet Müdürümüzün oradaki insanlara olan şefkatli dokunuşunun etkilerini görmek istedim.

Mustafa Çalışkan'ın Kozluk'taki iyilik ve fedakarlık 'sicili' bir hayli kabarık. Üniversiteye hazırlanan gençlerin daha iyi ve konsantre hazırlanması için kendi girişimleri ile üniversiteye hazırlık kursu açıyor. Bu kursta İngilizce derslerini de bizzat kendisi veriyor. Ekonomik olanakları olmayan öğrenciler için büyük bir motivasyon olan bu kursta, öğrenciler sınavlarını başarı ile veriyorlar. Mustafa Çalışkan ek ödenek maaşını bu kursun giderlerine harcıyor. Sonuç mu? Kozluk'a geldiğimde o kursta eğitim gören öğrencileri araştırdım ve buldum. O öğrenciler öğretmen, doktor, mühendis, polis olmuş. Aralarında profesyonel futbolcu olan bile var.

O kursun öğrencileri, bugünün ise doktoru ve öğretmenleri ile konuştuğumda ''Mustafa Çalışkan'ın fedakarlığının karşılığını ödemekte çok zorlanırız.'' diyorlar. Babacan, içten ve diğergamca kendilerine yaklaştığını söylüyorlar.

Ekleyerek şunları belirtiyorlar:

''Kursu açmakla kalmadı. Bizim kırtasiye masraflarımızı karşıladı. Hayata daha iyi hazırlanmamız için önemli rehberlikleri oldu. Bir arkadaş gibiydik. Bizi hala arar ve sorar. Makamı ve mevkisi değişti fakat, bu bizimle kurduğu gönül ilişkisini hiçbir zaman gölgelemedi.''


Mustafa Çalışkan'ın Kozluk'ta yaptıkları sadece kurstan ibaret değil.

Kozluk halkı ile olan sıcak ilişkisi göreve ilk geldiği günden bugüne hala sürüyor. İlçe halkının aktardığına göre yoksul aileleri sık sık ziyaret ediyor. Kurban bayramında polislerin vermiş olduğu kurbanları ihtiyaç sahiplerine dağıtıyor ve onların ihtiyaçlarının karşılanması için azami gayret gösteriyor.

Hasta ziyaretlerine azami önem gösteriyor ve ilçenin zengin sınıfıyla çok fazla oturup kalkmıyor. Onu, ya bir fakirin sofrasında, ya da bir öğrenciye ders anlatırken görüyorsunuz.

Halkın daha iyi vakit geçirebilmesi için Kozluk halk'ı ve ileri gelenleri tarafından hatıra ormanı oluşturuluyor. Yapımında bizzat kendisi de çalışıyor. Onun, makamına rağmen bizzat kazma kürek ile çalıştığını gören bir kısım ilçe halkı da mesire alanının inşasında gönüllü olarak çalışmaya başlıyor. Daha sonra o hatıra ormanına ''Dr. Mustafa Çalışkan Hatıra Ormanı'' ismi veriliyor.

Kozluk Kalesi'nin turizme açılması için özel gayretleri oluyor. Bu gayretleri başarılı şekilde sonuçlanıyor ve kale turizme açılıyor. Kozluk'un en görünür bir alanının zeminine devasa bir Türk bayrağı yapılıyor. Bu bayrak Kozluk'un her yerinden görülebiliyor. Halk tarafından Kürtçe ''dua tepesi'' adı verilen bu alanın ismi ''Bayrak tepesi'' olarak değiştiriliyor.

Mustafa Çalışkan'ın Kozluk'ta bıraktığı silinmez izlerin keşfine devam ediyorum. Bu sefer bir futbolcuya, Mustafa Çalışkan'ı soruyorum. Anlatmaya başlıyor:

Kozluk Belediye Spor'da futbolcuyken Mustafa Çalışkan ilçeye yeni gelmişti. Takımca ziyarete gittik. ''Eğer şampiyon olursanız size önemli oranda desteklerimiz olacak'' dedi. Biz o yıl Batman Amatör 1. Ligde Şampiyon olduk. Destek verdiği süre içerisinde ve sonrasında takımdaki arkadaşlarımızın çoğunluğu önemli takımlara transfer oldu. Emekleri boşa gitmedi. Başka bir yere tayini çıktığında ise çok üzülmüştük.

Mustafa Çalışkan'ın ilçede gerçekleştirdiği bu büyük etki, halkın sevgisiyle karşılık buluyor. İlçede öğretmen olarak görev yapan bir hanımefendi ile tanışarak evleniyor. Düğünü Adana'da oluyor. Kozluk'tan o düğüne yüzlerce kişi otobüslerle katılıyor. Fedakarlığın karşılığını vermek, kat edilen yollarla ifade edilemese de Kozluk halkının içlerinde beslediği sevgiyi anlamamız için yeterli oluyor.

Halk ile devlet arasında köprü olan Mustafa Çalışkan'a ilçe halkı hala dua ediyor. Görev yaptığı 3 yıl boyunca Kozluk'ta hiçbir terör olayının gerçekleşmemesi, oluşturduğu büyük etkiyi özetliyor. Kozluk halkının bana söylediği şu cümle her şeyi anlatmaya yetiyor:

''Devletimizin buraya tayin ettiği devlet adamlarının Mustafa Çalışkan gibi olmasını istiyoruz.''